‘Öldüm ve ataerkil bir fantastik romanda figüran oldum. Tek sorun, romanı sonuna kadar okumamış olmam. Bildiğim tek şey beni korkunç bir geleceğin beklediği ve bu nedenle ben, artık Dahlia oluyorum, burada geçireceğim zamanın geri kalanında güvenli ve müreffeh bir hayat yaşamaya karar verdim.
Ne olacağını bilmediğimden, ana karakteri kenardan izleyen üçüncü kişi olacağım… Ana olay örgüsünden uzakta kendi mutlu sonumu kendim yaratacağım!’
Dahlia bu kararlılıkla figüranlık rolünü benimser. Ve tüm figüranlar gibi o da altın bir kalçaya tutunur: Kaichen, başkahramana tereddütsüz sadık olan güçlü büyücü.
Mutlu sona ulaşmak isteyen Dahlia’nın, kendini romanın olay örgüsünden soyutlaması şarttı… Lakin sakin hayatı, altın kalçasıyla arasında cilveli bir aşk filizlenmeye başlayınca sarsılır.
Şeytana karşı koyabilecek mi?
Yorum